Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Kadın Doğum Hastanesinde biyokimya uzmanı olarak görev yapmakta iken Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı için ilan edilen yardımcı doçentlik kadrosuna atanma talebinin reddi üzerine açtığı davanın lehine sonuçlanması üzerine doçentlik unvanını alan ilgiliye ödenecek mali hakları açıklığa kavuşturdu.
2914 sayılı Kanuna göre aylık tanımı
2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’nun 5. maddesindeki tanımlamaya göre; “aylık”; bu madde uyarınca standart olarak alınmakta olan ve makam tazminatı, görev tazminatı, döner sermaye, ek ders ücreti gibi herkes için geçerli olmayan ödemelerin dışında kalan devlet memurlarının aylıklarına esas olan “gösterge tablosu” ve “katsayı”nın, ayrıca anılan Kanuna ekli ek gösterge cetvelinde yer alan unvan ve derecelere göre belirlenen “ek gösterge” rakamlarının dikkate alındığı mali haklar bütünüdür.
Ek Gösterge
2914 sayılı Kanun gereğince, doçent unvanını almış olmak ve 3. dereceyi kazanılmış hak olarak elde etmek bu unvan için öngörülen ek göstergeden yararlanmak için yeterli sayıldığından, emekliliğe esas derecesi en az 3. derecede bulunan öğretim elemanının doçent unvanının karşılığı olan ek gösterge rakamından yararlanacağı açıktır.
Ek Ders Ücreti
Anılan Kanun’un 11. maddesinde; 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 36 ncı maddesine göre haftalık okutulması mecburi ders yükü saati dışında, kısmi statüde bulunanlar dahil öğretim elemanlarının görev unvanlarına göre Maliye Bakanlığının görüşü üzerine Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen mecburi ve isteğe bağlı dersler ve diğer faaliyetler için bu ders ve faaliyetlerin haftalık ders programında yer alması ve fiilen yapılması şartıyla en çok yirmi saate kadar, ikinci öğretimde ise en çok on saate kadar ek ders ücreti ödeneceği düzenlemesine yer verilmiştir. Bu madde uyarınca; öğretim elemanının doçent unvanı almış olması ve fiilen ders vermiş olması, doçentlere ödenen ek ders ücretinden yararlanması için yeterli olup; doçent kadrosuna atanma ve emekliliğe esas derecesinin en az 3. derece olması şartı da bulunmamaktadır.
Üniversite Ödeneği
2914 sayılı Kanun’un 12. maddesinde düzenlenen üniversite ödeneği ise; kadro şartına bağlı olup; kişinin bu mali haktan yararlanabilmesi için doçent unvanını almış olmasının yanında doçent kadrosuna atanmış olması da gerekmektedir.
Geliştirme Ödeneği
Yine aynı Kanun’un 14. maddesinde; diğer yükseköğretim kurumlarına göre sosyo-ekonomik açıdan daha az gelişmiş yerlerde öğretim yapan ve/veya yeterli sayıda öğretim elemanı sağlanamayan yükseköğretim kurumları ile bunların bölümlerinde görevli öğretim elemanlarına; almakta oldukları aylık gösterge ve ek gösterge toplamının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu uyarınca belirlenen aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarın beş katına kadar geliştirme ödeneği ödenebileceği düzenlenmiş olup; bu ödeneğin ek göstergeye göre verildiği anlaşıldığından, kişinin bu ödenekten yararlanabilmesi için doçent unvanını almış olması ve bu karoya atanmamış ise emekliliğe esas derecesinin en azından 3. derecede bulunması gerektiği açıktır.
Eğitim Öğretim Ödeneği
2914 sayılı Kanun’un ek-1. maddesinde düzenlenen eğitim öğretim ödeneği de geliştirme ödeneği gibi ek göstergeye bağlı olarak ödendiği için; kişinin doçent unvanı almış fakat bu kadroya atanmamış olması halinde bu ödenekten yararlanabilmesi için emekliliğe esas derecesinin en az 3. derecede bulunması gerekmektedir.
Makam Tazminatı
2914 sayılı Kanun’un ek 2. maddesinde düzenlenen makam tazminatı ise; anılan Kanun’a ekli makam tazminatı cetvelinde yazılı kadro ve görev unvanlarına atananlara ödeneceği için kişinin bu tazminattan yararlanabilmesi için doçentlik kadrosuna atanması gerekmektedir.
Görev Tazminatı
Görev tazminatı yönünden ise, 11/06/2008 tarih ve 26903 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Görev Tazminatı Ödenmesi Hakkında Karar” başlıklı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca; makam tazminatı öngörülmüş olan kadrolara “atanmış olanlara” görev tazminatı ödenebileceğinden, bu tazminattan yararlanabilmesi için ilgilinin doçent kadrosuna atanmış olması gerekmektedir.
Bu durumda, İdare Mahkemesince davacının emekliliğe esas derecesinin (kazanılmış hak aylığı derecesinin) ve buna bağlı olarak da yukarıda belirtilen açıklamalar da göz önünde bulundurularak, yalnız doçent kadrosuna atanmış olmaya bağlı ödemeler ile emekliliğe esas derecenin en az 3. derece kadroda bulunmaya bağlı ödemelerin ve doçent unvanını almanın yeterli olduğu ödemelerin ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekmekte iken, salt davacının doçent unvanını almış olmasının mali hakların tamamının ödenmesi bakımından yeterli görülmesi yönünde yapılan değerlendirme neticesinde İdare Mahkemesince verilen ısrar kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Döner Sermaye Katkı Payı
Döner sermaye katkı payı, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 58. maddesinde düzenlenmiş olup; bu düzenleme uyarınca ilgilinin doçentler için öngörülen döner sermaye katkı payından yararlanması için doçent unvanı almış olması yeterli sayılmakta; emekliliğe esas derecesinin en az 3. derecede bulunulması veya doçentlik kadrosuna atanması gerekmemektedir.
T.C.
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2022/3804
Karar No: 2023/1347
İSTEMLERİN KONUSU:
… İdare Mahkemesinin. tarih ve E:., K:. sayılı ısrar kararının taraflarca karşılıklı olarak temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem:
Davacı tarafından, Erzurum Nenehatun Kadın Doğum Hastanesinde biyokimya uzmanı olarak görev yapmakta iken Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı için ilan edilen yardımcı doçentlik kadrosuna atanma talebinin reddi üzerine açtığı davanın lehine sonuçlandığı, 21/05/2007 tarihinden itibaren de doçentlik unvanını aldığından bahisle maaş, döner sermaye ödemeleri ve her türlü parasal haklarının anılan tarihten itibaren 1. derece doçent unvanına göre ödenmesi talebinin zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ve yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
… İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla;
Davalı idarece ilan edilen yardımcı doçentlik kadrosuna atanma talebi reddedilmemiş olsaydı yardımcı doçentlik kadrosuna atanacağı anlaşılan davacının, bu kadroda olmakla birlikte 21/05/2007 tarihinde doçent unvanını almış olması nedeniyle, doçent unvanı için öngörülen ek gösterge üzerinden maaş ve buna bağlı mali haklardan yararlandırılması gerektiğinden, 21/05/2007 tarihinde doçent unvanını alan davacıya bu unvan için öngörülen ek gösterge üzerinden maaş ve buna bağlı mali hakların (döner sermaye ek ödemesi hariç) hesaplanarak (uyuşmazlık konusu dönemde Erzurum Nenehatun Kadın Doğum Hastanesinde çalıştığı sırada aldığı parasal hakların -döner sermaye ek ödemesi hariç- mahsup edilerek) davacıya ödenmesi gerekirken, belirtilen parasal haklar yönünden aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı, hesaplanacak olan zararların (parasal hakların) hak ediş tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesi gerektiği, idareye başvuru tarihinde henüz davalı idarede fiilen göreve başlamayan, dolayısıyla döner sermaye gelirinin oluşmasına katkısı bulunmayan davacının davalı idare döner sermaye ek ödemesinden yararlandırılmamasında hukuka aykırı bir durum bulunmadığından, dava konusu işlemin döner sermaye ek ödemesine ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle, dava konusu işlemin; 21/05/2007 tarihinden itibaren 1. derece doçent unvanı esas alınarak maaş ve buna dayalı her türlü parasal hakların ödenmesi isteminin reddine ilişkin kısmının iptaline, doçentlik unvanının alındığı 21/05/2007 tarihinden itibaren 1. derece doçent unvanı için belirlenen maaş ve buna bağlı her türlü parasal hakların hak ediş tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte (uyuşmazlığa konu parasal hakların ilişkin olduğu dönemde davacının Erzurum Nenehatun Kadın Doğum Hastanesinden aldığı parasal haklar -döner sermaye ek ödemesi hariç- mahsup edilerek) davalı idarece davacıya ödenmesine, dava konusu işlemin ve tazminat isteminin döner sermaye ek ödemesine ilişkin kısmı yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti:
Danıştay Sekizinci Dairesinin 09/03/2017 tarih ve E:2012/5599, K:2017/1511 sayılı kararıyla;
2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’nun 3. maddesinin (A) fıkrasında; öğretim üyeleri sınıfının profesörler, doçentler ve yardımcı doçentlerden oluştuğu, aynı fıkranın (b) bendinde; “Doçentlerin, doçent kadrosuna atandıkları tarihi izleyen aybaşından itibaren üçüncü derecenin”, (c) bendinde; “Yardımcı doçentlerin, yardımcı doçent kadrosuna atandıkları tarihi izleyen aybaşından itibaren beşinci derecenin” ilk kademe aylığını alacakları, (C) fıkrasında; araştırma görevlilerinin öğretim yardımcıları sınıfı içinde yer aldığının düzenlendiği,
Aynı Kanun’un 5. maddesinde; üniversite öğretim elemanlarının aylıklarının hesaplanmasında, Devlet memurlarının aylıklarına esas olan gösterge tablosu ve katsayının dikkate alınacağı, 527 sayılı KHK ile değişik 2. fıkrasında da; aylıkların hesabında ayrıca bu Yasaya ekli ek gösterge cetvelinde unvan ve derecelere göre belirlenen ek gösterge rakamlarının dikkate alınacağının hükme bağlandığı,
Yine aynı Kanun’un 7. maddesinde ise; derece yükseltilmesinin koşullarının düzenlendiği ve anılan Yasaya ekli ek gösterge cetvelinde 527 sayılı KHK ile getirilen değişiklik uyarınca 1/1/1995′ den itibaren ek gösterge rakamları; 1-3. derece doçentler için 4800, 1. derece öğretim görevlileri için 3600 olarak belirlendiği,
2914 sayılı Kanun’un kararda yer verilen hükümleri gereğince, doçent unvanını almış olmak ve 3. dereceyi kazanılmış hak olarak elde etmek şartıyla bu unvan için öngörülen ek göstergeden yararlanmak için yeterli sayıldığından, emekliliğe esas derecesi en az 3. derecede bulunan öğretim elemanının doçent unvanının karşılığı olan ek gösterge rakamından yararlanacağı,
2914 sayılı Kanun’un 5. maddesinde ifadesini bulan “aylık”; diğer bir ifadeyle “maaş”ın bu madde uyarınca standart olarak alınmakta olan ve makam tazminatı, görev tazminatı, döner sermaye, ek ders ücreti gibi herkes için geçerli olmayan ödentilerin dışında kalan devlet memurlarının aylıklarına esas olan gösterge tablosu ve katsayının, ayrıca bu Yasaya ekli ek gösterge cetvelinde yer alan unvan ve derecelere göre belirlenen ek gösterge rakamlarının dikkate alındığı mali haklar bütünü olduğu,
Doçentler için öngörülen mali haklar arasında; 2547 sayılı Kanun’un 58. maddesi uyarınca döner sermaye katkı payı, 2914 sayılı Kanun’un 11. maddesinde ek ders ücreti, 12. maddesinde üniversite ödeneği, 14. maddesinde geliştirme ödeneği, yine aynı Yasanın Ek 1. maddesinde eğitim öğretim ödeneği, Ek 2. maddesinde de makam tazminatı ve 11/06/2008 tarih ve 26903 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Görev Tazminatı Ödenmesi Hakkında Karar” başlıklı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca “görev tazminatı” gibi ödentilerin yer aldığı, bu nedenle, doçent unvanını almakla birlikte doçent kadrosuna atanmayanların doçentlik kadrosu için öngörülen maaşı alabilmeleri için, bu hususların ayrı ayrı irdelenmesinin gerektiği,
2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’nun 11. maddesinde; 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 36 ncı maddesine göre haftalık okutulması mecburi ders yükü saati dışında, kısmi statüde bulunanlar dahil öğretim elemanlarının görev unvanlarına göre Maliye Bakanlığının görüşü üzerine Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen mecburi ve isteğe bağlı dersler ve diğer faaliyetler için bu ders ve faaliyetlerin haftalık ders programında yer alması ve fiilen yapılması şartıyla en çok yirmi saate kadar, ikinci öğretimde ise en çok on saate kadar ek ders ücreti ödeneceği düzenlemesine yer verildiği, bu madde uyarınca; öğretim elemanının doçent unvanı almış olması ve fiilen ders vermiş olmasının doçentlere ödenen ek ders ücretinden yararlanması için yeterli olduğu; doçent kadrosuna atanma ve emekliliğe esas derecesinin en az 3. derece olması şartının da bulunmadığı,
Aynı Kanun’un 12. maddesinde düzenlenen üniversite ödeneğinin ise; kadro şartına bağlı olduğu, kişinin bu mali haktan yararlanabilmesi için doçent unvanını almış olmasının yanında doçent kadrosuna atanmış olmasının da gerektiği,
Yine aynı Kanun’un 14. maddesinde; diğer yükseköğretim kurumlarına göre sosyo-ekonomik açıdan daha az gelişmiş yerlerde öğretim yapan ve/veya yeterli sayıda öğretim elemanı sağlanamayan yükseköğretim kurumları ile bunların bölümlerinde görevli öğretim elemanlarına; almakta oldukları aylık gösterge ve ek gösterge toplamının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu uyarınca belirlenen aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarın beş katına kadar geliştirme ödeneği ödenebileceğinin düzenlendiği, bu ödeneğin ek göstergeye göre verildiği anlaşıldığından, kişinin bu ödenekten yararlanabilmesi için doçent unvanını almış olması ve bu kadroya atanmamış ise emekliliğe esas derecesinin en azından 3. derecede bulunmasının gerektiği,
2914 sayılı Kanun’un ek-1. maddesinde düzenlenen eğitim öğretim ödeneğinin de geliştirme ödeneği gibi ek göstergeye bağlı olarak ödendiği için; kişinin doçent unvanı almış fakat bu kadroya atanmamış olması halinde bu ödenekten yararlanabilmesi için emekliliğe esas derecesinin en az 3. derecede bulunmasının gerektiği,
Yine 2914 sayılı Kanun’un ek 2. maddesinde düzenlenen makam tazminatının ise; anılan Kanun’a ekli makam tazminatı cetvelinde yazılı kadro ve görev unvanlarına atananlara ödeneceği için kişinin bu tazminattan yararlanabilmesi için doçentlik kadrosuna atanmasının gerektiği,
Görev tazminatı yönünden ise, 11/06/2008 tarih ve 26903 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Görev Tazminatı Ödenmesi Hakkında Karar” başlıklı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca; makam tazminatı öngörülmüş olan kadrolara atanmış olanlara “görev tazminatı” ödenebileceğinden, bu tazminattan yararlanabilmesi için ilgilinin doçentlik kadrosuna atanmasının gerektiği,
Döner sermaye katkı payının, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 58. maddesinde düzenlendiği; bu düzenleme uyarınca kişinin doçentler için öngörülen döner sermaye katkı payından yararlanması için doçent unvanı almış olması yeterli olup, emekliliğe esas derecesinin en az 3. derecede bulunulması ya da doçentlik kadrosuna atanmasının gerekmediği,
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 58. maddesinin (a) bendinin 4. paragrafında, her eğitim öğretim araştırma veya uygulama birimi veya bölümü ile ilgili öğretim elemanlarının katkısıyla toplanan döner sermaye gayrisafi hasılatının en az %35 inin o kuruluş veya birimin araç, gereç, araştırma ve diğer ihtiyaçlarına ayrılacağı, kalan kısmın ise üniversite yönetim kurulunun belirleyeceği oranlar çerçevesinde bağlı bulunduğu üniversitenin bilimsel araştırma projeleri ile döner sermaye gelirlerinin elde edildiği fakülte, enstitü, yüksekokul, konservatuvar ile uygulama ve araştırma merkezlerinde görevli öğretim elemanları ve aynı birimlerde görevli 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabii personel arasında katkıları da dikkate alınmak suretiyle paylaştırılacağının kurala bağlandığı,
Gerçekten de döner sermaye katkı paylarının ödenmesinde fiilen yapılan katkının esas alınması gerekmekte ise de, olayda, davacının fiilen katkısını engelleyen idari işlemin hukuka aykırı olduğunun yargı kararı ile ortaya konulmuş olması karşısında bu hukuka aykırı işlem nedeniyle görevde bulunmadığı döneme isabet edecek döner sermaye katkı payının tazminat olarak ödenmesinin gerektiği,
Bu nedenle, dava konusu işlemin davacının döner sermaye isteminin reddine ilişkin kısmında hukuka uyarlık ve bu kısım yönünden de Mahkemece davanın reddedilmesinde hukuki isabet bulunmadığı,
Bu itibarla, İdare Mahkemesince davacının emekliliğe esas derecesinin (kazanılmış hak aylığı derecesinin) ve buna bağlı olarak da kararda belirtilen açıklamalar da göz önünde bulundurularak, yalnız doçent kadrosuna atanmış olmaya bağlı ödentiler ile emekliliğe esas derecenin en az 3. derece kadroda bulunmaya bağlı ödentilerin ve doçent unvanını almanın yeterli olduğu ödentiler ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, … İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi ısrar kararının özeti:
… İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla, kısmen iptal-kabul, kısmen davanın reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:
Davacı tarafından, temyize konu ısrar kararının döner sermaye ek ödemesinin reddine ilişkin kısmının hukuka ve usule aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından, davacının atama işlemlerinin 27/12/2017 tarihinde tamamlandığı, atama işlemleri tamamlanmadan atanan kişide göreve başlamadığı sürece ödeme yapılmayacağı hususu gözetilmeden 21/05/2007 tarihinden itibaren parasal haklarının ödenmesine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI:
Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
Davalı idare tarafından, davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK H KİMİ .’UN DÜŞÜNCESİ:
Temyiz istemlerinin kabulüyle Gaziantep 1. İdare Mahkemesinin ısrar kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davalı idarenin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Erzurum Nenehatun Kadın Doğum Hastanesinde biyokimya uzmanı olarak görev yapmakta iken Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı için ilan edilen yardımcı doçentlik karosuna atanma talebi reddedilen ve bu işlemin reddi üzerine açtığı dava lehine sonuçlanan davacı tarafından, 21/05/2007 tarihinden itibaren de doçentlik unvanını aldığından bahisle maaş, döner sermaye ödemeleri ve her türlü parasal haklarının anılan tarihten itibaren 1. derece doçent unvanına göre ödenmesi talebiyle yaptığı başvurunun zımnen reddi üzerine, söz konusu zımni ret işleminin iptali ve yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan şekliyle 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’nun 3. maddesinin (A) fıkrasında; öğretim üyeleri sınıfının profesörler, doçentler ve yardımcı doçentlerden oluştuğu, aynı fıkranın (b) bendinde; “Doçentlerin, doçent kadrosuna atandıkları tarihi izleyen aybaşından itibaren üçüncü derecenin”, (c) bendinde; “Yardımcı doçentlerin, yardımcı doçent kadrosuna atandıkları tarihi izleyen aybaşından itibaren beşinci derecenin” ilk kademe aylığını alacakları, (C) fıkrasında; araştırma görevlilerinin öğretim yardımcıları sınıfı içinde yer aldığı düzenlenmiştir.
Aynı Kanun’un 5. maddesinde; üniversite öğretim elemanlarının aylıklarının hesaplanmasında, Devlet memurlarının aylıklarına esas olan gösterge tablosu ve katsayının dikkate alınacağı, 527 sayılı KHK ile değişik 2. fıkrasında da; aylıkların hesabında ayrıca anılan Kanuna ekli ek gösterge cetvelinde unvan ve derecelere göre belirlenen ek gösterge rakamlarının dikkate alınacağı hükme bağlanmıştır.
Yine aynı Kanun’un 7. maddesinde ise; derece yükseltilmesinin koşulları düzenlenmiş ve anılan Yasaya ekli ek gösterge cetvelinde 527 sayılı KHK ile getirilen değişiklik uyarınca 1/1/1995 den itibaren ek gösterge rakamları; 1-3. derece doçentler için 4800, 1. derece öğretim görevlileri için 3600 olarak belirlenmiştir.
Anılan Kanun’un 58. maddesinin (a) bendinin 4. paragrafında, her eğitim öğretim araştırma veya uygulama birimi veya bölümü ile ilgili öğretim elemanlarının katkısıyla toplanan döner sermaye gayrisafi hasılatının en az %35 inin o kuruluş veya birimin araç, gereç, araştırma ve diğer ihtiyaçlarına ayrılacağı, kalan kısmın ise üniversite yönetim kurulunun belirleyeceği oranlar çerçevesinde bağlı bulunduğu üniversitenin bilimsel araştırma projeleri ile döner sermaye gelirlerinin elde edildiği fakülte, enstitü, yüksekokul, konservatuvar ile uygulama ve araştırma merkezlerinde görevli öğretim elemanları ve aynı birimlerde görevli 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabii personel arasında katkıları da dikkate alınmak suretiyle paylaştırılacağı düzenlenmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davalı idarenin temyiz isteminin incelenmesinden:
2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’nun 5. maddesindeki tanımlamaya göre; “aylık”; bu madde uyarınca standart olarak alınmakta olan ve makam tazminatı, görev tazminatı, döner sermaye, ek ders ücreti gibi herkes için geçerli olmayan ödemelerin dışında kalan devlet memurlarının aylıklarına esas olan “gösterge tablosu” ve “katsayı”nın, ayrıca anılan Kanuna ekli ek gösterge cetvelinde yer alan unvan ve derecelere göre belirlenen “ek gösterge” rakamlarının dikkate alındığı mali haklar bütünüdür.
Doçentler için öngörülen mali haklar arasında; 2547 sayılı Kanun’un 58. maddesi uyarınca döner sermaye katkı payı, 2914 sayılı Kanun’un 11. maddesinde ek ders ücreti, 12. maddesinde üniversite ödeneği, 14. maddesinde geliştirme ödeneği, yine aynı Kanunun ek 1. maddesinde eğitim öğretim ödeneği, ek 2. maddesinde de makam tazminatı ve 11/06/2008 tarih ve 26903 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Görev Tazminatı Ödenmesi Hakkında Karar” başlıklı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca “görev tazminatı” gibi ödemeler yer almaktadır. Bu nedenle, doçent unvanını almakla birlikte doçent kadrosuna atanmayanların doçentlik kadrosu için öngörülen mali ve sosyal hakları alabilmeleri için, bu hususların ayrı ayrı irdelenmesi gerekmektedir.
2914 sayılı Kanun gereğince, doçent unvanını almış olmak ve 3. dereceyi kazanılmış hak olarak elde etmek bu unvan için öngörülen ek göstergeden yararlanmak için yeterli sayıldığından, emekliliğe esas derecesi en az 3. derecede bulunan öğretim elemanının doçent unvanının karşılığı olan ek gösterge rakamından yararlanacağı açıktır.
Anılan Kanun’un 11. maddesinde; 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 36 ncı maddesine göre haftalık okutulması mecburi ders yükü saati dışında, kısmi statüde bulunanlar dahil öğretim elemanlarının görev unvanlarına göre Maliye Bakanlığının görüşü üzerine Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen mecburi ve isteğe bağlı dersler ve diğer faaliyetler için bu ders ve faaliyetlerin haftalık ders programında yer alması ve fiilen yapılması şartıyla en çok yirmi saate kadar, ikinci öğretimde ise en çok on saate kadar ek ders ücreti ödeneceği düzenlemesine yer verilmiştir. Bu madde uyarınca; öğretim elemanının doçent unvanı almış olması ve fiilen ders vermiş olması, doçentlere ödenen ek ders ücretinden yararlanması için yeterli olup; doçent kadrosuna atanma ve emekliliğe esas derecesinin en az 3. derece olması şartı da bulunmamaktadır.
2914 sayılı Kanun’un 12. maddesinde düzenlenen üniversite ödeneği ise; kadro şartına bağlı olup; kişinin bu mali haktan yararlanabilmesi için doçent unvanını almış olmasının yanında doçent kadrosuna atanmış olması da gerekmektedir.
Yine aynı Kanun’un 14. maddesinde; diğer yükseköğretim kurumlarına göre sosyo-ekonomik açıdan daha az gelişmiş yerlerde öğretim yapan ve/veya yeterli sayıda öğretim elemanı sağlanamayan yükseköğretim kurumları ile bunların bölümlerinde görevli öğretim elemanlarına; almakta oldukları aylık gösterge ve ek gösterge toplamının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu uyarınca belirlenen aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarın beş katına kadar geliştirme ödeneği ödenebileceği düzenlenmiş olup; bu ödeneğin ek göstergeye göre verildiği anlaşıldığından, kişinin bu ödenekten yararlanabilmesi için doçent unvanını almış olması ve bu karoya atanmamış ise emekliliğe esas derecesinin en azından 3. derecede bulunması gerektiği açıktır.
2914 sayılı Kanun’un ek-1. maddesinde düzenlenen eğitim öğretim ödeneği de geliştirme ödeneği gibi ek göstergeye bağlı olarak ödendiği için; kişinin doçent unvanı almış fakat bu kadroya atanmamış olması halinde bu ödenekten yararlanabilmesi için emekliliğe esas derecesinin en az 3. derecede bulunması gerekmektedir.
2914 sayılı Kanun’un ek 2. maddesinde düzenlenen makam tazminatı ise; anılan Kanun’a ekli makam tazminatı cetvelinde yazılı kadro ve görev unvanlarına atananlara ödeneceği için kişinin bu tazminattan yararlanabilmesi için doçentlik kadrosuna atanması gerekmektedir.
Görev tazminatı yönünden ise, 11/06/2008 tarih ve 26903 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Görev Tazminatı Ödenmesi Hakkında Karar” başlıklı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca; makam tazminatı öngörülmüş olan kadrolara “atanmış olanlara” görev tazminatı ödenebileceğinden, bu tazminattan yararlanabilmesi için ilgilinin doçent kadrosuna atanmış olması gerekmektedir.
Bu durumda, İdare Mahkemesince davacının emekliliğe esas derecesinin (kazanılmış hak aylığı derecesinin) ve buna bağlı olarak da yukarıda belirtilen açıklamalar da göz önünde bulundurularak, yalnız doçent kadrosuna atanmış olmaya bağlı ödemeler ile emekliliğe esas derecenin en az 3. derece kadroda bulunmaya bağlı ödemelerin ve doçent unvanını almanın yeterli olduğu ödemelerin ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekmekte iken, salt davacının doçent unvanını almış olmasının mali hakların tamamının ödenmesi bakımından yeterli görülmesi yönünde yapılan değerlendirme neticesinde İdare Mahkemesince verilen ısrar kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Davacının temyiz istemine gelince:
Döner sermaye katkı payı, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 58. maddesinde düzenlenmiş olup; bu düzenleme uyarınca ilgilinin doçentler için öngörülen döner sermaye katkı payından yararlanması için doçent unvanı almış olması yeterli sayılmakta; emekliliğe esas derecesinin en az 3. derecede bulunulması veya doçentlik kadrosuna atanması gerekmemektedir.
Döner sermaye katkı paylarının ödenmesinde fiilen yapılan katkının esas alınması gerekmekte ise de, uyuşmazlıkta, davacının fiilen katkısını engelleyen idari işlemin hukuka aykırı olduğunun yargı kararı ile ortaya konulmuş olması karşısında bu hukuka aykırı işlem nedeniyle görevde bulunmadığı döneme isabet edecek döner sermaye katkı payının ödenmesi gerektiğinden, aksi yöndeki İdare Mahkemesi ısrar kararında bu kısım bakımından da hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin kabulüne;
2.Yukarıda özetlenen gerekçeyle dava konusu işlemin; davacının, 21/05/2007 tarihinden itibaren 1. derece doçent unvanı esas alınarak aylık ve buna dayalı her türlü parasal hakların ödenmesi isteminin reddine ilişkin kısmının iptaline, doçent unvanının alındığı 21/05/2007 tarihinden itibaren 1. derece doçent unvanı için belirlenen aylık ve buna bağlı her türlü parasal hakların hak ediş tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte (uyuşmazlığa konu parasal hakların ilişkin olduğu dönemde davacının Erzurum Nenehatun Kadın Doğum Hastanesinden aldığı parasal haklar -döner sermaye ek ödemesi hariç- mahsup edilerek) davalı idarece davacıya ödenmesine, dava konusu işlemin ve tazminat isteminin döner sermaye ek ödemesine ilişkin kısmı yönünden ise davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin . tarih ve E:., K:. sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/06/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.